Zeytinburnu Tıbbi Bitkiler Bahçesi

Türkiye'nin ilk tıbbi bitkiler bahçesi
ekosistemimizin farkına varmak için fırsat sunuyor..

Kimyasal katkısız yetişen 750'yi aşkın tıbbi bitki,
sera, herbarium, laboratuar..

Sağlık Çevre Okulu, staj imkanı, yayınlar,
tez-proje ve kurum destekleri..

Geçmişle bugünü buluşturan
geleneksel tıp festivali..

Biyoçeşitliliğin korunup geliştirilmesine,
tıbbi bitkilerin etkin ve güvenli kullanımına katkı..

Tıbbi Bitkilerde Dijital Pazarlama

Fulya Labernas
Bezmiâlem Vakıf Üniversitesi Fitoterapi Eğitim Araştırma ve Uygulama Merkezi

Pazarlama stratejisi, kurulan işletmenin pazar payını, marka bilinirliğini arttırmak ve potansiyel müşterilere ulaşmak için belirlediği kapsamlı bir planı ifade eder. Artık günümüzde iyi bir ürün veya hizmet geliştirmek yeterli değildir. Tüketicinin alternatiflere boğulduğu bir dijital evrende bulunmamız sebebiyle bir markayı öne çıkarabilecek tek şey etkili pazarlama yöntemlerini kullanmaktır.

Tıbbi ve aromatik bitkilerin kullanımı tarihin derinliklerine uzanmasına rağmen, 20. yüzyılda sentetik ilaç hammaddelerinin ilaç sanayinde yaygın kullanılması, bu maddelerin insan sağlığına zararlı kalıntılar bırakması ve bunun endişe verici sonuçlara yol açması bitkilere dönüşe zemin hazırlamıştır. Hekimlerin de artık bitkisel tedavileri verebiliyor olması, pazarın giderek büyümesi, ekoturizmin gün geçtikçe artması ve insanların doğala olan özlemi tıbbi bitkileri cazip hale getirmiştir.

Dünya Sağlık Örgütü (WHO) verilerine göre; dünya nüfusunun %50’si sağlık sorunlarını ilk etapta bitkisel droglar-ilaçlarla çözmeye çalışmaktadır. Dünyada tıbbi ve aromatik bitki pazarı hacmi yaklaşık 115 milyar dolar iken, milyon dolarlarla ifade edilen Türkiye pazarında 2023 yılı hedefi 5 milyar dolardır. Tıbbi bitkilerden elden edilen katma değerli ürünlerin hem ülkemizde hem global pazarda böylesi bir öneme ve pazar değerine sahip olması dijital pazarlamanın önemini arttırmaktadır.

Peki bunun için üretici nasıl bir yol izlemeli? Öncelikle hedef kitlemize uygun bir marka oluşturulması amaçlanmalıdır. Bu markanın etkileyici ve akılda kalıcı olabilmesi için amaca uygun bir şekilde hikaye oluşturulması gerekir. Çıkartılacak ürünün gerçekten etkin bir içeriğe sahip olabilmesi için Ar-Ge çalışmasının multidisipliner bir ortamda yapılması önemlidir. Ürünlerin bitkisel içerikli olması, katkı maddesi içermemesi, doğadan alınan renk ve kokunun korunması, yapay koku, tat ve renklendirici maddelerin kullanılmaması gibi ana prensipler belirlenip, güvenilirlik sağlamak için etik değerlere bağlı kalındığını göstermek gerekir. Ambalaj ve etiket tasarımları tamamlanıp yasal izinler alındıktan sonra nihai aşama olarak pazarlamaya geçilmelidir.

Üreticiler sabit bir alanda fiziki bir mağaza ile hedef kitleye ulaşıp ürünlerini pazarlayabilirler. Ama bu, günümüz ekonomik girdilerinde yeterli olmayabilir. Bu durumda dijital pazarlama kanallarına başvuru yapılmalıdır. Günümüzde dijital pazarlamanın en büyük etkisi, sosyal medya platformları (social network) aracılığıyla influencer paylaşımları, internet arama motorları üzerinden verilen reklamlar ve ürünü kullanan kişilerin yaptığı yorumlar neticesinde oluşan güvenoyu ile görülebilmektedir. Bu etki uzmanlar tarafından yapılabilecek veri analizleriyle desteklenebilmektedir.