Zeytinburnu Tıbbi Bitkiler Bahçesi

Türkiye'nin ilk tıbbi bitkiler bahçesi
ekosistemimizin farkına varmak için fırsat sunuyor..

Kimyasal katkısız yetişen 750'yi aşkın tıbbi bitki,
sera, herbarium, laboratuar..

Sağlık Çevre Okulu, staj imkanı, yayınlar,
tez-proje ve kurum destekleri..

Geçmişle bugünü buluşturan
geleneksel tıp festivali..

Biyoçeşitliliğin korunup geliştirilmesine,
tıbbi bitkilerin etkin ve güvenli kullanımına katkı..

Tıp Klasikleri

Yâdigâr

Tabîb İbn-i Şerîf
Sadeleştirme: Orhan Sakin
Transkripsiyon-Sözlük: Orhan Sakin, Yahya Okutan, Doğan Koçer, Mecit Yıldız
Giriş: Ayten Altıntaş
Yayına Hazırlık: Murat D. Çekin
2017 / 2. baskı
ISBN 978-975-00024-9-6
Tükendi

1420’li yıllarda yazılan Yâdigâr, Çelebi Mehmed ve II. Murad’a hizmet eden Karatimurtaşoğlu Umur beye sunulmuştur. Erken Anadolu Türkçesi ile yazılan ilk tıp kitaplarındandır. Herkesin anlayacağı dille kaleme alındığı için uzun süre en çok başvurulan eser olmuş, sonraki tıp kitaplarında hep zikredilmiş ve tıp medreselerinde okutulmuştur. Tabib İbn-i Şerîf eserinde, sağlığı korumak için gerekenleri, tıbbın genel kurallarını, hastalıkları, ilaçları, ilaç terkiplerindeki bitkilerin nerelerde bulunacağını, nasıl tanınacağını, ne zaman toplanacağını ve ne şekilde kullanılacağını anlatmıştır.

Tabibin Ahlâkı ve Bir Saatte Şifa Risaleleri

Ebu Bekr Muhammed bin Zekeriyya er-Râzî
Çeviri: Hikmet Akpur
2013
ISBN 975-00024-8-9 
100 TL

10. yüzyılda yaşayan Ebu Bekr Muhammed bin Zekeriyya er-Râzî ilk risalesinde tabibin sahip olması gereken ahlâkı anlatıyor. İkinci risalesinde ise, zamanın hekimlerinin, tedavileri gereksiz yere uzattıklarını, aslında birçok hastalığın uygun tedavi ile çok kısa zamanda iyileşebileceğinı açıklıyor.

Musa bin Hamon

Transkripsiyon-Sözlük: Ahmet Zeki İzgöer
2012
ISBN 975-00024-7-2
Tükendi

15. yüzyıl sonunda İstanbul'a göçen ve Sultan II. Bayezid'ın saray hekimi olan Jozef Hamon'un oğlu, Kanuni Sultan Süleyman'ın saray hekimi Musa bin Hamon tarafından yazılan risale, diş tababetine ait değerli bilgiler içeriyor.

Neşati Yağı

Tıbbi Yağlar Üzerine Bir Risale
Derviş Mehmed
Transkripsiyon-Sadeleştirme-Sözlük: Nil Sarı, Ramazan Tuğ
2009
ISBN 975-00024-28
Tükendi

Osmanlı sarayında padişahın yemek, şerbet ve ilaçlarını hazırlayan; tadını, kokusunu ayarlayan başkullukçu Derviş Mehmed tarafından 1800’lerin başında kaleme alınan risale, Neşati yağı adı verilen bir merhem ile diğer tıbbi yağların etkilerini, faydalarını ve hazırlanışlarını anlatmaktadır.

Kemâliyye

Transkripsiyon-Sadeleştirme-Sözlük: Ali Haydar Bayat
2007
ISBN 975-00024-2-7 
Tükendi 

Şeyhülislam İbn Kemâl, Dilşâd Şirvânî, Mahmûd Şirvânî gibi farklı yazarlara mal edilen bu tıp risalesi 16. yüzyıl başlarında erken Anadolu Türkçesi ile yazılmıştır. İçinde, baş, göz, ağız, diş ve bel hastalıklarının tedavileri, idrar kaçırmanın nedenleri, cinsel istek ve gücü arttıran ilaçlar, makat kaşıntılarının nedenleri, şerbetlerin özellikleri ve hazırlanması, macunların faydaları ve hazırlanması, tabiplerin tavsiyeleri ve okka ile rıtılın ölçüleri yeralmaktadır.

Kitâbu'l-Müntehab fî't-Tıb

Abdülvehhâb bin Yûsuf ibn-i Ahmed el-Mârdânî
Transkripsiyon-Sadeleştirme-Sözlük: Ali Haydar Bayat 
2005
ISBN 975-000 24-0-7 
Tükendi

1420’li yıllarda yazılan Müntehab, fetret devrinde Osmanlı bütünlüğünü yeniden sağlayan ve ilim adamlarını himaye eden Çelebi Mehmed’e sunulmuştur. Bir Osmanlı sultanı adına yazılan ilk tıbbî eserdir. Mârdânî'nin eski metinlerden faydalanarak erken Anadolu Türkçesi ile yazdığı Müntehab’ta, tıbbın sınırları ve tıp teorisi, anatomi, sağlık ve hastalığın anlamı ve sağlığı bozan sebepler, nabız ve idrar çeşitleri, sağlığı korumak ve yeniden kazanmak için alınması gereken tedbirler, baş, göğüs, karın, azalar ve derinin hastalıkları ile gıdalar yeralmaktadır.

Terceme-i Cedîde fî'l-Havâssi'l-Müfrede

Mehmed bin Ali
Transkripsiyon-Sadeleştirme-Sözlük: Bülent Özaltay, Abdullah Köşe 
2006
ISBN 975-000 24-1-5 
Tükendi

1690’da yazılan Terceme-i Cedîde fî’l-Havâssi’l-Müfrede, o dönemde tıbbi tedavide kullanılan bazı bitkilerin özelliklerine ve etkilerine dair bilgileri içermektedir. Bitkilerin İtalyanca, Arapça ve Türkçe isimlerinin yanısıra resimlerine de yer verilmiş olması eserin önemini ve değerini arttırmaktadır.