Zeytinburnu Tıbbi Bitkiler Bahçesi

Türkiye'nin ilk tıbbi bitkiler bahçesi
ekosistemimizin farkına varmak için fırsat sunuyor..

Kimyasal katkısız yetişen 700'ü aşkın tıbbi bitki,
sera, herbarium, laboratuar..

Sağlık Çevre Okulu, staj imkanı, yayınlar,
tez-proje ve kurum destekleri..

Geçmişle bugünü buluşturan
geleneksel tıp festivali..

Biyoçeşitliliğin korunup geliştirilmesine,
tıbbi bitkilerin etkin ve güvenli kullanımına katkı..

Dr. Özer Odabaşı

 

Bağışıklık sisteminde görev yapan hücrelerin fonksiyonlarını yerine getirmesi beslenmeyle yakından ilişkilidir. Bağışıklık sisteminin çalışabilmesi için uygun besinlerin düzenli alınması gerekir.

Küçük lokmalarla, bol çiğneyerek yavaş yavaş yeme alışkanlığı kazanmak, yiyeceğin en küçük parçasından bile lezzet almamızı, yediklerimizin farkında olmamızı, ne kadar yediğimizi anlayıp kendimizi kontrol etmemizi, erken tokluk hissetmemizi sağlar. Çok hızlı yiyorsak daha sonra kendimizi kıpırdayamayacak kadar ağır ve bir daha yiyemeyecek kadar tok hissederiz.

Akşam hafif ve yatmadan en az 3 saat önce yemeliyiz. Organizma gece boyunca daha kolay depolama yapmaktadır. Diğer bir ifadeyle aynı besin maddesi akşam yendiğinde, sabah ve öğlene göre daha şişmanlatıcı olabilmektedir. Kolesterolün büyük çoğunluğu geceleri uyuduğumuzda öğütülmektedir. Gece bütün organlarımız istirahata geçer. Ancak akşam yemeği fazla ve geç yendiyse kan mideye hücum ederek sindirim faaliyetlerine ağırlık verir. Zaten yavaşlamış organizma işleyişi yüzünden sindirim zorlaşır ve uzar. Akşamları aşırı yemek ve tok karınla yatmak, hazımsızlık, mide yanması, şişmanlık, uyku bozukluğu, kötü rüya görme ve dinlenmeden külçe gibi yorgun kalkmaya sebep olur.

Şişmanlığın sebebi genetik faktörler ve bazı hastalıklar olabileceği gibi çoğunlukla kötü beslenme ve hareketsizliktir. Hazır ve rafine gıdalarla besleniyor, bol yağ tüketiyor, teknik imkanlar yüzünden hareketsiz yaşıyor ve şişmanlıyoruz.

Sağlıklı zayıflamanın temel ilkelerini şöyle özetleyebiliriz:

1. Şişmanlığın sebebi araştırılmalıdır. Konunun uzmanı bir hekim tarafından sağlık kontrolü yapılmalı ve şişmanlığın herhangi bir hastalığa bağlı olup olmadığı ortaya konulmalıdır.

2. Tıbbî bir engel yoksa şişmanlık yanlış beslenme ve hareketsizliğe bağlıdır. Bunun için doğru beslenme ve düzenli spor yapma alışkanlığı kazanmamız gerekir. Herkesin, her yerde ve her zaman yapabileceği temel spor yürüyüştür.

3. Hızlı verilen kilolar, hızla geri alınır. İdeali ayda 2-4 kilo vermektir. Hızlı kilo vermek amacıyla uygulanan şok diyetler, tek tip beslenme, uzun süre aç kalma vb. yöntemler uzun dönemde zayıflamamıza değil, hayat boyu şişman kalmamıza sebep olabilir.

4. Yağı azaltalım. Türk mutfağında bol yağ kullanılıyor. “Yağlı yemekler lezzetli yemeklerdir” gibi bir anlayışa sahibiz. Bu alışkanlık hem şişmanlatıyor, hem de insanlarımızın genç yaşta kalp hastası olmalarına sebep oluyor. Margarin ve hayvanî yağlardan uzak durup zeytinyağını tercih edelim. Zeytinyağı kötü kolesterolü düşürür, iyi kolesterolü yükseltir. Ancak zeytinyağını da az tutalım.

5. Rafine şeker, sağlığımızın düşmanlarındandır. Meyve, kuruyemiş vb. doğal şekerli gıdaları tercih edip rafine şekerden yapılan gıdaları soframızdan uzak tutalım.

6.Beyaz unlu gıdalar, şişmanlığın en önemli nedenlerinden biridir ve ülkemizde bolca tüketilmektedir. Kepeğinden ayrılmamış undan yapılan ekmek, bulgur, makarna gibi doğal besinleri tercih edelim.

7. Kırmızı etten uzak duralım; balık, tavuk, hindi gibi beyaz ve yağsız etleri ölçülü miktarda yiyelim.

8. Su hayattır. Böbreklerimizi çalıştırır, toksinleri uzaklaştırır ve en iyi güzellik ürünüdür. Günde 8-10 bardak su içelim.

9. Meyve ve sebzeler vitamin, mineral, lif ve karbonhidratça zengin besinlerdir. Mümkün olduğu kadar bol tüketelim.